Nurcuların yayın organı Yeni Asya yazarlarından Kazım Güleçyüz, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı hedef aldığı yazısında “AKP-Ergenekon-Balyoz ittifakı”ndan bahsetti. Kazım Güleçyüz yazısında şu ifadelere yer verdi: “Avukat Lale Demirkaya’nın, 2013-14’te avukatı olduğu Ergenekoncuların o zaman kendisine “Erdoğan’la anlaştık, çok yakında hepimiz çıkacağız” dediğini aktarmıştık.
Bunun üzerine o tarihlerde yayınlanan yazılarımızdan bazı anekdotları paylaşalım:
* Hayli zamandır alttan alta işleyen AKP-cemaat gerilimi ilk kez MİT kriziyle zirve yaparak açığa çıktığında, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı, hattâ iktidarın cemaate karşı Ergenekoncularla dahi ittifak yapabileceği iddia edilmişti. Gelinen noktada olup bitenler, iktidar mücadelesinin hiçbir değer ölçüsü tanımadığını ve bu yolda herşeye tevessül edilebileceğini, ibret dolu örnekleriyle bir defa daha gösteriyor. (20.12.13)
* Emniyet ve yargıda başlayıp Maliye, SGK, BDDK gibi diğer kurumlara da taşınan ve son olarak, görünüşte dershaneler için hazırlanan kanun tasarısıyla MEB teşkilat kadrolarına da uzanan tasfiyelerle ne yapılmaya çalışılıyor? Bu tasfiyelerle oluşan boşluk kimlerle doldurulacak? Cemaat vesayetini kaldırma iddiasıyla, meydan bir kez daha, çoktandır ellerini oğuşturup pusuda bekleyen ve bir kısmı burnundan soluyarak rövanş için fırsat kollayan Kemalist vesayetçi kadrolara mı bırakılacak? (12.2.14)
* Ergenekoncuların ardından Balyozcuların da salıverilmesinden sonra, iktidarın yakın zamana kadar yıllarca tekrarladığı “Cumhuriyet tarihinde ilk kez bizim dik ve kararlı duruşumuz sayesinde darbecilerden hesap soruluyor” söylemi terk edildi. Başbakan tahliye olan Ergenekonculara “Bir teşekkürü bile esirgediler” diye sitem etmişti; Balyozculara ise “Teşekkür beklemiyoruz, ama bu ülkede hukuk mücadelesini kimin verdiğini bilsinler, yeter” demekle iktifa ediyor. Buna karşılık Balyozcular, daha çıkar çıkmaz, “Bize bunları yapan alçak ve namussuzlardan mutlaka hesap soracağız, onlar da içeri girmedikçe bu dava bitmeyecek; intikam almadan ölmeyeceğiz” tehditleri savurdular. Ergenekonculardan da dışarı çıktıkları an “Cemaat ve tarikatların kökünü kazıyacağız” diyenler olmamış mıydı? (1.7.14)
* Bilhassa Ergenekon ve Balyoz gibi davaların serencamında başlangıçtan itibaren sergilenen tavır ile, gelinen en son noktadaki duruş arasında gözlenen yüz seksen derecelik farklılık, hükümetin samimiyetini sorgulatıyor. Özellikle son dönemde gerek yargı kadrolarında yapılan tasarruflar, gerekse kritik kanunlarda gerçekleştirilen tartışmalı değişiklikler, bu sorgulamanın daha ciddî boyutlarda derinleştirilmesi gereğini gündeme getiriyor. (2.7.14)
O günlerden bugünlere yaşananlar ortada. AKP-Ergenekon-Balyoz ittifakının, ülkeyi demokrasi ve hukuktan uzaklaştırıp nerelere sürüklediği de…”