Trendyol Süper Lig’in 34’üncü haftasında Fenerbahçe ile Beşiktaş karşı karşıya geldi. 10 kişi kalan Beşiktaş, Kadıköy’deki derbiden 2-1 mağlup ayrıldı. Heyecan dolu karşılaşmayı spor yorumcuları değerlendirdi.
Maçın 24’üncü dakikasından itibaren ayrı bir değerlendirme yapabileceğini belirten Mehmet Özdilek, “80 dakika 11’e 11 oyun kolay değil. Oyunu iki türlü değerlendirebiliriz. Maçın 24. dakikasına kadar 11’e 10 oyun ve geri kalan dakikalarda 11’e 10 oyun” dedi.
Beşiktaş’ın en büyük hedefinin Türkiye Kupası olduğunu vurgulayan Mehmet Özdilek, “Fenerbahçe’nin içinde bulunduğu durum ve Beşiktaş’ın bulunduğu durum kolay değil. Beşiktaş’ta sadece derbi maçları değil sezonun geneli kayıp bir sezon. En büyük hedef kupa. Kupayı kaldırırsa Beşiktaş bir nebze nefes alacak” diye konuştu.
Siyah-beyazlı futbolcuların mücadelelesini tebrik eden Mehmet Özdilek, “11’e 10 oyunda Beşiktaşlı oyuncuları yinede tebrik ediyorum. En azından çok geri adım atmadılar. Yapabildiklerinin maksimumunu yaptılar. Ama bu iş takım birlikteliği ve kaliteyle eş değer. Maalesef onu bu sene çok sahaya yansıtamadılar” yorumunda bulundu.
Kırmızı kartın Beşiktaş’ın direncini kırdığını belirten Mehmet Özdilek, “Maç kırmızı kartta bitti. Ondan sonra tempo yükselmedi ve oyunu Fenerbahçe istediği gibi kontrol etti. Beşiktaş’ın direnci kırıldı. Daha hareketli, arzulayan ve istekli Batshuayi var. Dzeko’nun oyun tarzı ile Batshuayi’nin oyun tarzı çok örtüşmüyor. Batshuayi daha hareketli” dedi.
Beşiktaş’ta hayal kırıklığının Musrati olduğunu dile getiren Mehmet Özdilek şu ifadeleri kullandı:
“Beşiktaş’ta hayal kırıklığı çok net Musrati. Genel hatlarıyla takım yapabileceğini yaptı. Semih’i beğendim. Sol tarafta oynamasına rağmen İrfan ve Osayi ile çok mücadele içine girdi. Genel hatlarıyla Beşiktaş özellikle ikinci yarıda birbirine yakın oynayan oyuncu grubuyla daha çok oyun içinde oldu.”
Dominik Livakovic’in ikinci yarının başındaki kurtarışına parantez açan Mehmet Özdilek, “Acaba Muleka’nın ikinci yarı başında kafası gol olsa ne olurdu? Fenerbahçe oradan nasıl dönerdi. Başka şeyler konuşabilirdik. Beşiktaş’ta tek hedef kupa finali ve kupayı kazanmak. Bundan sonraki süreç Beşiktaş için sadece kupa” dedi.
Mehmet Özdilek son olarak şu sözleri dile getirdi:
“Beşiktaş’ta bu kadar hoca içinde en son konuşulacak hoca kesinlikle Serdar Topraktepe. Al Musrati’nin yaptığı müdahale Beşiktaş adına senaryoların en kötüsü. Böyle bir deplasmanda en yapılmayacak şey.”
Musrati’nin kırmızı kartına kadar iki takımın dengeli bir oyun sergilediğini belirten Mehmet Topal, “Tempolu ve bol pozisyonlu bir müsabaka bekliyordum. Her iki takımda ilk 20 dakikada birbirlerini tarttı. Ta ki Musrati’nin görmüş olduğu kırmızı karta kadar” diye konuştu.
Beşiktaş’ın oyun yapısına dikkat çeken Mehmet Topal, “Musrati kırmızı kart görünce herkes maçın bittiğini düşündü. İkinci yarının başında Beşiktaş iyi bir oyun sergiledi. Son dakikalarda da sıkıntıya soktu Fenerbahçe’yi” dedi.
İyi bir maç izlediğini vurgulayan Mehmet Topal, “Moral açısından Fenerbahçe için çok önemli bir galibiyet ve 3 puandı. Lige ve yarışa tutunmak adına kritikti. Her iki takımı da tebrik etmek lazım. Beşiktaş 10 kişi iyi mücadele etti. Seyir zevki yüksek olmayan maç olmasa da güzel mücadeleli bir maç oldu” yorumunda bulundu.
İrfan Can Kahveci’nin performansına parantez açan Mehmet Topal, “Fenerbahçe’de İrfan Can ve Batshuayi’yi ön plana çıkartabiliriz. İrfan’ın en büyük özelliğinden biri oynadıkça daha çok kendini gösteriyor. Mükemmel bir sol ayağı var” diye konuştu.
Al Musrati’nin yenilginin baş mimarı olduğunu belirten Mehmet Topal, “Musrati görmüş olduğu kırmızı kart ile mağlubiyetin bir numaralı mimarı. Böylesine güçlü rakip karşısında Kadıköy’de 10 kişi kalmak her takımın tepki verebileceği bir durum değil. Musrati, Galatasaray ve Fenerbahçe’deki oyunculara baktığımız zaman onların çok çok gerisinde. Gelecek sezon kalacaksa Beşiktaş’ın düşünüp taşınması gerekir” sözlerini dile getirdi.
Cenk Tosun’un golü sonrası Fenerbahçe’nin panik yaşadığını vurgulayan İlker Yağcıoğlu, “Maçın geneli Fenerbahçe’nin daha çok topla oynadığı, galibiyete daha yakın olduğu bir karşılaşma oldu. Oyunun son bölümü sıkıntılı geçti. Cenk’in golü sonrası panik yaşandı. İkinci gol çok gecikti. İkinci golün gelmemesi Fenerbahçeli oyuncuları strese soktu. Kolay da değil tabii ki. Moraller bozuk” dedi.
Kazanmanın önemine dikkat çeken İlker Yağcıoğlu, “Maça rakibinin 7 puan gerisinde başlıyorsun. İyi oyun veya kötü oyundan ziyade derbiyi kazanmak her şeyden daha değerli ve önemli. Fenerbahçe kazanarak Galatasaray’ın da rahatlamasına izin vermeden dört puan farkla yarısını devam ettiriyor” ifadelerini kullandı.
Maçın kırılma anının Dominik Livakovic’in kurtarışı olduğunu vurgulayan İlker Yağcıoğlu, “Çok üst düzey bir oyun izlemedik. Çok heyecanlı ve hop oturup hop kalktığımız bir derbi olmadı. Genel anlamda biraz daha temposu düşük, Fenerbahçe’nin golü bulunca rölanti altına aldığı bir maç oldu. İkinci yarının başında Muleka’nın kafa şutunda Livakovic çok iyi refleksle topu kurtardı. Müthiş bir top çıkarttı. Maçın kırılma anlarından biriydi” dedi.
Galatasaray’ın beklenmedik bir puan kaybı yaşayabileceğini belirten İlker Yağcıoğlu, “İsmail hoca ve oyuncular galibiyetten mutlu. En azından gelecek haftalara bu haftaya başladığı şekilde başlıyor. Dört puan geride takibe devam ediyor. Fenerbahçe kazandı, takibi sürdü. 15 maç üst üste kazanan rakibi bir yerde takılacak. Takılmayacak diye bir şey yok. Galatasaray hiç beklenmedik bir yerde puan kaybı yaşayacak. Serinin bozulması çok yakın” diye konuştu.
İrfan Can Kahveci’nin performansına parantez açan İlker Yağcıoğlu, “İrfan Can, 18 gol ve 10 asist oldu. Müthiş bir sezon geçiriyor. Kariyer sezonu diyebiliriz. Bu sezon bambaşka bir performans. Maç sonu büyük bir sevinç yoktu. Seviniyorlar gibi gözüküyordu ama içindeki burukluğu net şekilde görüyorsun. Taraftarda da var oyuncularda da var. Kafalarında geçen haftaki iki puan var. O iki puan belki şampiyonluğa mal oldu” yorumunda bulundu.