Süper Kupa= vitrin maçı!..
Galatasaray ile Fenerbahçe gazozuna maç oynasalar bile Türkiye’nin yarısı bunun için heyecanlanır. Bugün Riyad’da oynanacak Süper Kupa maçı sadece bir kupa mücadelesi olmasına rağmen taraftarlara bakıyorum hepsinin nefesi kesilmiş, takımlarının galip gelmesini istiyorlar. Benim bir tek dileğim var, inşallah iyi futbol seyrederiz, hafta sonu ligde oynanan maç gibi kaleye şut çekilmeyen bir derbi izlemeyiz.
İki hocanın da yüreklerini ortaya koymaları lazım. Son derbi maçta İsmail hocayı da, Okan hocayı da çok eleştirdim. İsmail hoca kendi saha ve seyircisi önünde olmasına rağmen takımına korkak bir futbol oynattırdı. Okan hoca ise ‘Ben deplasmanda oynuyorum. Bu maçtan beraberlikle ayrılırsam benim için başarıdır’ dedi. İki hoca da sınıfta kaldı. Ama büyük teknik direktör olmak için içeride, dışarıda da olsa farketmez biraz risk alacaksın, yüreğini ortaya koyacaksın.
Tabii ligdeki derbide de maçın hakemi Arda Kardeşler de aman maç berabere bitsin başıma iş almayayım diye Süper Lig’in düdük çalma rekorunu kırdı. İki takımdan biri gol atar diye hiçbir faulü avantaja bırakmadı. Üstüne üstlük Icardi’nin yediği kroşede de gözünü kapadı, görmemezlikten geldi. Dilerim bu akşam Riyad’daki maçta bunları yaşamayız. Daha keyifli bir maç seyrederiz.
Fenerbahçe’de orta sahaya Fred dönecek. Bu onlar için çok büyük bir avantaj. Galatasaray’da ise Ziyech’in sakatlığı nüksetti, İstanbul’da kaldı. Takımının maçını seyretmeye bile tenezzül etmedi. Farketmez iki takımın da kadrosu Türkiye’nin üstünde. Zaten Süper Lig’de de bu sezon iki takımdan biri şampiyonluk kupasını kaldıracak. Dilerim maçtan sonra o meşhur yöneticilerimiz, bilhassa kaybeden takımın yöneticileri ortalığı yangın yerine çevirmez.
Benim tedirgin olduğum iki tane konu var. Birincisi VAR hakemi Emre Malok… Bu arkadaşımız maçlarda görev yapmıyor, sadece VAR hakemliği yapıyor. Hiçbir başarısı yok. Neden böyle zor bir maça MHK, Malok gibi başarısız birisi VAR koltuğuna oturttu. İkisi ise Abdulkadir Bitigen. Çok inişler, çıkışlar yaşayan bir hakem. Keşke daha genç, yıpranmamış hakemlerden birisi bu maça tayin edilseydi.
Bütün korkum ne biliyor musunuz? Maç Suudi Arabistan’da oynanıyor. 2032 Dünya Şampiyonası bu ülkede yapılacak. Futbola da çok büyük yatırım yapıyorlar. İnşallah hem takımlarımız oynadığı futbolla hem de hakem hatalarıyla bir anda adamların gözünde kötü duruma düşmeyiz.
Ya Sergen ya Sergen
Beşiktaş’ın yaşadıkları kolay şeyler değil. Önce Şenol gitti, sonra başkan gitti, Burak Yılmaz gönderildi. Son olarak da Beşiktaş’ın evladı Rıza Çalımbay ile hak etmediği şekilde yollar ayrıldı. Ben buna çok üzüldüm. Şimdi de yine camianın kendi çocuğu Sergen Yalçın için demeçler veriliyor ‘Sergen hoca da adaylarımızdan biri’ diye. Sergen Yalçın, Beşiktaş’ı şampiyon yaptı, ayrıca bir de kupa kazandırdı.
Şimdi senin bu başarıları yakalamış kendi evladına antrenör adaylarımızdan biri diye hitap etmen yakışık almıyor. Ya Sergen ile anlaşırsın getirirsin takımın başına ya da ismini hiç telaffuz etmezsin yabancı bir hoca getirirsin. Şu ortamda Sergen Yalçın, Beşiktaş’ın başına gelse Rıza hocadan farklı ne yapabilir. Elinde doğru dürüst kadro yok. Futbolcuların bir kısmı Afrika Kupası’na gidecek. Üstüne bir sürü de sakat var. 14 tane yabancısı var, satmadan oyuncu da alamıyor. Sergen hoca da gelse, üç hafta sonra Rıza hocanın başına gelenler, onun da başına gelir.
Rıza hocanın yaptığı gibi ‘Sen Beşiktaş’ın çocuğusun geç takımın başına’ diye Sergen hocaya denmemeli. Önüne bir proje konmalı. ‘Gelecek sezonun kadrosunu şimdiden oluşturacağız. Hedefimiz bu sezon Türkiye Kupası’ şartıyla Sergen Yalçın gelmeli. Bunu da taraftara söylemek lazım. Bunun aksi olursa hepimizin sevdiği Sergen Yalçın’a da yazık olacak.